TÜRKİYE-ÇİN İlişkilerinin politik, ekonomik ve kültürel alanlarda ivme kazanmasının ardından her iki ülkenin siyaset, sanat ve bilim insanları karşılıklı işbirliğine gittiler. Çin’in “Bir Yol Bir Kuşak’’ projesiyle devam eden bu birliktelik nihayetinde iki ülkeyi birbirine daha da yaklaştırmış görünüyor. Öyle ki Çin, Türkiye’de çeşitli üniversitelerde Konfüçyüs Enstitüleri açarak kültürel birlikteliğe önemli katkı sağlıyor. Türkiye ise, hem Yunus Emre Enstitüsünün Pekin’de açılması için hazırlıklar yürütüyor hem de kültürel organizasyonlarla Çin kamuoyunda pozitif bir Türkiye algısı oluşturmaya çalışıyor.
2018 yılının Çin’de “Türkiye Yılı” ilan edilmesi bu çalışmaları da hızlandırmakla birlikte her iki ülkenin siyaset, sanat ve bilim insanlarını bir araya getirmeye, farklı projeler üretmelerine vesile oluyor.
Öyle ki, Yunus Emre Enstitüsünün dikkatli ve özenli çalışmaları sonucunda Çin’in gazeteci, sosyal medya mensupları ve öncü kişileri Türkiye’ye davet edilmişti. Yaklaşık iki seneden beri yürütülen çalışmalar sayesinde Çin’den Türkiye’ye farklı meslekten insanların gelmeye başlaması hiç kuşkusuz önemli bir mesafenin kat edildiğini gösteriyor.
Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Çin’in kavramlaştırdığı Bir Kuşak Bir Yol projesi çerçevesinde Çin Devlet Başkanı Şi Cinping ile geçen yıl bir araya gelmiş ve kültür merkezleri açılması ve turizmin geliştirilmesi konusunda bir mutabakata varmışlardı. O günden beri Yunus Emre Enstitüsünün bu konuda somut projeler ortaya koymak için birçok faaliyette bulunduğu görülmektedir.
Geçen aylarda Yunus Emre Enstitüsü ve Anhui Eyaleti turizm konusunda birlikte hareket etmek ve ortak çalışmak amacıyla İstanbul’da bir toplantı gerçekleştirdi. Toplantıda Anhui Eyalet Valisi Mr. Yang Guangronng, “Türk-Çin ilişkilerinin İpek Yolu vasıtasıyla çok köklü bir tarihe sahip olduğunu” belirerek “Batı ile Doğu arasında Türkiye ile Çin’i birbirine bağlayan İpek Yolu, atalarımızın izlerini taşımaktadır. Yeni bir yolculuk başlıyor. Yolculuğumuz işbirliği yolculuğu olduğu kadar ruh yolculuğudur” diye konuştu.
İki seneden beri “Misafirimiz Olun” Projesiyle Türkiye’nin Çin’de tanıtımının yapıldığını ve Çinli medya mensupları ile kanaat önderlerinin Türkiye’de ağırlandığını söyleyen Yunus Emre Enstitüsü Başkanı Prof. Dr. Şeref Ateş sözlerine şöyle devam etti:
“Bir dönem İpek Yolu vardı, Çin ile Türkiye arasında alışverişi, ticareti sağlayarak toplumları bir araya getiren. Bugün ise çok daha büyük bir proje var: “Bir Yol Bir Kuşak’’ projesi ve şu anda sadece 65 ülkeyi ilgilendirmiyor, aynı zamanda diğer ülkeleri de ilgilendirecek bir proje. Türkiye’nin stratejik konumu nedeniyle bu projede anahtar bir rol üstlenmesi gerekiyor. Türkiye’den 3 saat içerisinde ulaşılan ülke sayısı 100’den fazla. Dolayısıyla doğu ile batı kuzeyle güney arasında irtibat, bu topraklar üzerinden geçiyor. Yunus Emre Enstitüsü olarak dünyada 60’dan fazla ülkede faaliyet yapıyoruz. Bu faaliyetlerle halkları bir araya getirmek, halklar arasında iş birliklerini arttırmak, dünyanın neresinde olursa olsun Türkiye’nin bilinirliğini, tanınırlığını artırmak için çalışıyoruz. Bizim amacımız Sayın Kültür Bakanımızın da hedef olarak açıkladığı üzere, Çin’den yılda bir milyon turistin gelmesi. Çin’den Türkiye’ye, Türkiye’den Çin’e giden insan sayısını arttırmak için bu adımları atıyoruz.’’
Toplantının sonunda imzalanan anlaşmaya göre, Türkiye ve Çin arasında yürütülen tanıtım çalışmaları resmî olarak başlamış oldu.
Toplantıya İstanbul Vali Yardımcısı İsmail Gültekin, Yunus Emre Enstitüsü Başkanı Prof. Dr. Şeref Ateş, Anhui Eyalet Valisi Mr. Yang Guangronng, Anhui Turizm Geliştirme Ofisi Başkanı Mr. WanYixue, Huangshan Turizm Acentesi Genel Müdürü Mr. Zhang Dehui, Hefei şehri Başkan Yardımcısı Mrs. Wu Chun mei ve Chaohu Şehri Başkanı Mr. Zhang Sheng, İstanbul İl Kültür Turizm Müdürü Dr. Coşkun Yılmaz, İzmir Ticaret Odası Yönetim Kurulu Üyesi Ahmet Oğuz Özkardeş, Kuşadası Belediye Başkanı Özer Kayalı katıldı.
Yorum Ekle