Kamu ve kültürel diplomasi alanında ülkeler arasında ikili ve çok yönlü projeler geliştirmek ve bilgi paylaşımını sağlamak amacıyla 2014 yılında kurulan, Türkiye adına Dönem Başkanlığını Yunus Emre Enstitüsünün yürüttüğü Küresel Kamu Diplomasisi Ağı (GPDNet)’nın 4. Genel Kurulu, 19 Ekim Perşembe günü İstanbul’da başladı. İsveç, Macaristan, Polonya, Portekiz, Çin Tayvan’ı, Singapur, Filipinler, Güney Kore ve Nijerya temsilcilerinin katıldığı toplantının ilk gününde “Çatışan Toplumları Bir Araya Getirmede Kamu Diplomasisinin Rolü” konulu uluslararası bir konferans ve “Kamu Diplomasisinin Geleceği” konulu panel düzenlendi.
Asırlar boyunca farklı kültürlere ev sahipliği yapan tarihî yarımadada gerçekleşen toplantının açılışında konuşan Yunus Emre Enstitüsü Başkanı Prof. Dr. Şeref Ateş, dünyada özellikle son 20 yılda gelişen teknolojinin en çok iletişim kanallarını etkilediğini ifade ederek; kültürler arası iletişimin öneminin hiç bu kadar güçlü olmadığına dikkat çekti.
“Kültür diplomasisi dünyaya barış getirecek”
Ülkeler arası diplomaside kültür ve sanatın köprüler kurduğunu ifade ederek GPDNet’in bu bağlamda önemli bir misyon üstlendiğini belirten Prof. Ateş, gelişen ve değişen dünyada diplomasinin de çeşitlendiğini ve geleneksel diplomasi kanallarının içinde kültürel diplomasinin daha fazla önem kazandığını söyledi. Yunus Emre Enstitüsü olarak medeniyetler beşiği Anadolu’nun kültürünü, dilini dünyaya taşıdıklarını aktaran Ateş, bu vesile ile dünyanın dört bir yanına ulaşan gönül köprüleri kurduklarını söyledi. GDPNet’in çalışmalarına değinen Ateş, “GDPNet, uluslararası sivil inisiyatifleri, bilgi ve deneyim paylaşımı çerçevesinde bir araya getiren bir yapı. GPDNet dünyayı Uzak Doğu, Orta Doğu, Batı gibi çoktan coğrafi olmaktan çıkıp siyasallaşmış kavramlarla zincirlemek yerine, ister uzak ister yakın olsun, başka bir coğrafyada yeşermiş ürünlerin özgürce bir araya geleceği eşsiz bir medeniyet bahçesi kurmak için çalışan bir kültürel diplomasi anlayışına hizmet edecektir. Kültürel mirasın farkındalığı ve korunmasına yönelik festival, atölye çalışması, sergiler ve ülkeler arası bağların güçlendirilmesi için pek çok çalışma gerçekleştirdik. Bu kapsamda ilk uluslararası konferansı da bugün gerçekleştiriyoruz. Üç yıllık görevimiz süresince bu çalışmaları desteklemeyi ve giderek büyüyen bir yapıya ulaşmak için üye sayımızı artırarak bu ağı güçlendirmeyi hedefliyoruz.” dedi.
“Nefret suçlarını bitirecek tek şey kültürel diplomasi”
Kültürel diplomasi ile bir arada yaşama kültürüne dair konuların ele alındığı program kapsamında; Yunus Emre Enstitüsü Kültürel Diplomasi Akademisi ana koordinatörlüğünde dünyanın önde gelen üniversitelerinden akademisyen ve saygın alan uzmanlarının katılımları ile “Çatışan Toplumları Bir Araya Getirmede Kamu Diplomasisinin Rolü” konulu uluslararası bir konferans düzenlendi.
Konferansta Columbia Üniversitesinden Gazeteci ve Siyaset Bilimci Brigitte Nacos, global iletişim çağında kamu diplomasisinin önemi üzerine bir sunum gerçekleştirdi. Charlie Hebdo’nun karikatür krizine değinen Nacos, toplumların birbirlerinin kültürel değerlerini anlayıp bilmedikleri zaman işledikleri nefret suçlarının farkında olmadıklarını söyledi. Kültürel hassasiyetlerin konuşulmamasının, daha büyük çatışmalara yol açtığının, ırkçı söylemleri ve nefret suçlarını normalleştirdiğinin altını çizdi.
Konuşmacılardan King’s Koleji Stratejik İletişim Merkezi Başkanı Neville Bolt, kamu diplomasi alanında iletişim rolü ve sosyal medyanın önemine değindi. Yalnızca kendi kültürünü tanımanın yeterli olmadığını, davranışları etkilemek için bilgi edinmenin gerekli olduğunu ifade eden Bolt, kamu diplomatlarının artık veri toplayan elektronik elçiler hâline geldiğini söyledi. Bolt konuşmasında, kamu diplomatlarının kendi ülkelerinin kültürlerini anlayan insanlar olduğunu ifade ederek sözlerini Mevlâna’dan “Şimdi yeni şeyler söyleme zamanı.” alıntısı ile noktaladı.
Konferans, Medeniyetler Buluşması’ndan Bekir Karlığa ve Şili Savunma Bakanlığından Ankara Eski Büyükelçisi Luis Palma Castillo’nun sunumları ile devam etti.
Castillo, sosyal medya platformlarının insanları birbirine bağlamanın ötesinde sosyal ve politik konularda farkındalık sağlayan, devletlerin ve başka aktörlerin kullandığı bir araç hâline geldiğini belirtti. Kamu diplomatlarının bu aracı doğru bir şekilde yönetmeleri durumunda insanlığa çok değerli katkıları olabileceğini vurguladı.
İlk gün, “Kamu Diplomasisinin Geleceği” konulu geniş katılımlı panelin ardından fotoğraf çekimi ile sona erdi. Genel kurul toplantısının gerçekleştiği 21-22 Ekim tarihlerinde ise, GPDNet’in gelecek yol haritası, hayata geçirilecek projelerin konu başlıkları, kamu diplomasisi ve kültürel diplomasi alanlarından dünya genelinde hangi çalışmalara ihtiyaç duyulduğu, üyeliğe alım ve üyelikten çıkarma prosedürleri gibi genel kararların alınmasının yanı sıra Katar’ı temsilen katılan “Cultural Village Foundation (Katara)”, Mozambik’i temsilen katılan “Comunidade Academica para o Desenvolvimento (CADE)” ve Litvanya’yı temsilen katılan “Institute of the Lithuanian Language” enstitülerinin Ağa üyeliği görüşüldü. Katar tam üye, Mozambik ve Litvanya ise ortak üye olarak Ağa kabul edildi.
Yorum Ekle